07 Nisan 2011

sanal yoğurt

bant dergisinin, 64. sayısında (mart - nisan 2011), "sanal ekonomi" başlıklı bir dosya var. yedi alt başlık altında, bir çok yönüyle ele almışlar konuyu. konunun, uzun zamandır kendimi bilgisayar oyunlarına kaptırdığımdan, sanal şeyler için para harcama yönü, beni daha çok ilgilendirdi. steam servisine mart 2008 yılında üye olmuşum. ilk oyunu da ağustos 2010'da satın almışım. işte o tarihten sonra, bilgisayar oyunlarına ayırdığım zaman epeyce bir arttı. zırt pırt oyun satın aldım. almaya da devam ediyorum. internetten kopyalarını indirmek varken (ki bunca senedir öyle yapıyordum ve aslında yeni çıkan ve merak ettiğim oyunlar için öyle yapmaya da devam ediyorum), hah, işte internetten kopyasını indirmek varken neden satın alıyorum? bunun birden fazla nedeni var. örneğin steam üzerinden satın aldığım ilk oyun "worms reloaded". hem oyuna fazlasıyla düşkün olduğumdan hem de internet üzerinden diğer insanlarla sorunsuz oynayabilmek için, fazla düşünmeden satın aldım. elbette pişman falan da olmadım, 350 saat oynamışım ve muhtemelen daha da oynarım. daha fazla neden de var ama: satın aldığın oyuna, internete bağlı bir bilgisayar olduğu sürece istediğin zaman erişebiliyorsun, birden fazla makineye oyunları kurabiliyorsun ve dönem dönem yapılan kampanyalar ve indirimlerle bazı oyunlar çok ucuza satın alınabiliyor. ama en büyük nedenlerden biri, yukarıda da bahsettiğim multiplayer oyunları sorunsuz oynayabilmek... işte bu dönemde, yine bir kampanya ile, mafia II oyununu satın aldım. tüm ek paketleriyle. ek paket deyince, oyuna eklenmiş kısa hikayeler diye düşünüyordum ama tam olarak öyle demek değilmiş: kıyafet ve araba da satın almışım! tamam, kampanyaydı ve herşey dahil muhabbeti vardı, onlar da beraber geldi ama çok tuhaf geldi bana bu durum. yahu, oyun karakterinin kıyafetine, kullanacağı arabaya para verilir mi? chris rock'ın daha önce buralarda bir yere eklediğim videosundaki muhabbet işte: zil sesi olmayan telefon satmak gibi! bant dergisindeki yazılarda çok daha vahim ve inanılması güç sanal alışveriş örnekleri var. insanlar deli gibi para harcıyorlar, sanal ayakkabılar, çiçekler, içkiler... bak örneğin bir oyun var, railworks 2, tren simülasyonu. oyunun kendisi 35 dolar. eh, satın al, trencilik oyna, halının üstünde oynayacak yaşta değilsen. hiç ilgimi çekmediği için aşağılıyorum elbette! her neyse, bir de oyunun ek paketleri var. toplam 72 adet ve hepsini de satın almak istersen, toplam bedeli 1138 dolar! yuh, güzel bir bilgisyar alınır o parayla! iyi ki ilgimi çekmiyor, ne bu yahu? dediğim gibi, "worms reloaded" oyunu ile başladı bende internet oyunlarına (bir cd ya da dvd gibi maddi nesne üzerinde olmadığı halde) para verme. oyun daha yayınlanmadan ön siparişle satın almıştım hem de. geçen aylarda, bir oyun esnasında vatandaşın biri sordu, "hey," dedi, "şapkan şahaneymiş, ne yaparsak biz de o şapkaya sahip olabiliyoruz?" şapka dediği de at kafası. oyunda kurtçuklara şapka seçebiliyorsun. ama bu "şapka" nanesi, kelime anlamıyla "şapka" olduğu gibi, maskeler, şu ya da bu hayvanın, karakterin kafaları olarak da kullanılabiliyor. neyse, elemanın sorusunu, "ön sipariş verenlere hediye edilen şapkalardan!" diye yanıtladım. "hadi yaa, çok güzelmiş" dedi. "bende var ama sende yok ve asla olmayacak, hahaha!" diye kükredim ekrana, ama ona belli etmedim, bi' şey yazmadım. bak aklımda kalmış bu hastalıklı durum. var yani bende de 3 beş kb'lık grafiklere sahip olmanın yarattığı malca tatmin duygusu; ne yazık ki. ama ne mutlu bana ki, hiç para vermedim "sanal nane"lere. [mafia II ile gelenleri saymazsak...] görsel: saddo-jdero.deviantart.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder