tavsiye üzerine izlediğim ve bir iki saniye sonra üzerine laf edip, daha önce izlemediysen, izleme lezzetine az ya da çok balta vuracağım "44 inch chest", aşk, tutku, bağlılık ve intikam üzerine bir film. çok güzel bir açılış sahnesi var. filmin tamamı çok güzel aslında. hem senaryoda hem de oyunculukta tiyatro havası yoğun olsa da bu durum hiç rahatsız etmedi beni aksine hoşuma bile gitti. çünkü filmin anlatımı, farklılığı o yönde ve tüm oyuncular aynı frekanstalar; aradan bir tanesi göze batmıyor. öyle oyuncular vardır ya, bangır bangır bağırırlar rol yapıyorum diye. hemen örnekler saçayım: forest whitaker, emily mortimer, jodie foster, leonardo dicaprio... derhal aklıma bunlar geldi, bu vatandaşları toplasan bir helen hurt, etmezler: hep bilirsin rol yaptıklarını. konuyu dağıttım biraz ama yeri gelse de kussam diyordum pisliğimi, buraya denk geldi. rahatladım ama. (burada gülme efekti var)
filmin açılış sahnesi haricinde beni etkileyen diğer bir yanı ise, olan bitenler ile aşık kocanın kafasından geçenleri seyirciye "bak burada şöyle oluyor" deme ihtiyacı duymadan harmanlamış olması. rahat olması yani, gerektiğinde uzatması, detaylandırması. "abi seyircinin kafası karışabilir, en azından renk filtreleri falan mı kullansak" diye düşünülmemiş olması.
yazının başında uyardığım için rahatça yazıyorum, bu da ikinci uyarı olsun; film derhal kendini açığa vurmuyor, seyirciyle hafiften oynuyor: bir cinayet filmi gibi başlıyor, daha sonra "bir çeşit rezervuar köpekleri" dedirtecek bir suç/çete havası bastırıyor ve hiç aceleci davranmadan, yavaş yavaş konu açığa çıkıyor.
aşk, tanımı sadece aşıklarca yapılabilecek bir kavram; çok sert, suç dünyasıyla içli dışlı (gibi görünen) bir adamın aşk anlayışı da kendine has dolayısıyla. bu adamın hem karısıyla, hem kendisine baskı yapan birbirinden cins, ilginç dostlarıyla hem de karısıyla yatan adamla kurduğu ilişki/diyalog, kendi içinde bir o yana bir bu yana savrulan düşünceleri, kesinlikle görülmeye değer.
44 inch chest - web sayfası
imdb sayfası
açılış sahnesi:
filmin açılış sahnesi haricinde beni etkileyen diğer bir yanı ise, olan bitenler ile aşık kocanın kafasından geçenleri seyirciye "bak burada şöyle oluyor" deme ihtiyacı duymadan harmanlamış olması. rahat olması yani, gerektiğinde uzatması, detaylandırması. "abi seyircinin kafası karışabilir, en azından renk filtreleri falan mı kullansak" diye düşünülmemiş olması.
yazının başında uyardığım için rahatça yazıyorum, bu da ikinci uyarı olsun; film derhal kendini açığa vurmuyor, seyirciyle hafiften oynuyor: bir cinayet filmi gibi başlıyor, daha sonra "bir çeşit rezervuar köpekleri" dedirtecek bir suç/çete havası bastırıyor ve hiç aceleci davranmadan, yavaş yavaş konu açığa çıkıyor.
aşk, tanımı sadece aşıklarca yapılabilecek bir kavram; çok sert, suç dünyasıyla içli dışlı (gibi görünen) bir adamın aşk anlayışı da kendine has dolayısıyla. bu adamın hem karısıyla, hem kendisine baskı yapan birbirinden cins, ilginç dostlarıyla hem de karısıyla yatan adamla kurduğu ilişki/diyalog, kendi içinde bir o yana bir bu yana savrulan düşünceleri, kesinlikle görülmeye değer.
44 inch chest - web sayfası
imdb sayfası
açılış sahnesi:
Oyunculuktan bahsetmişken, John Hurt'ün (Alien filminde yemek sahnesinde boğazına birşey takılmış gibi başlayıp sonrasında yaratığın göğüsten fışkırma sahnesini oynayan aktördür kendisi)filme olan katkısı çok fazla ve sade, ön plana çıkmadan, duru bir oyuculukla yapıyor bunu ki kendisi bir idoldür aslında.
YanıtlaSilBu arada filmin İMDB notunun 5.8 olduğunu belirtmek lazım ve onlara Bush'un suratına fırlatılan ayakkabının bir eşini "Vay allah belanızı versin" deyip hırs ve öfkeyle fırlatmak mümkün mü acaba?