vatandaşın biri aracını bir park yerine bırakıp gitmiş, altı gün sonra döndüğünde işte yukarıdaki durum ile karşılaşmış. hayat, duran araca arkadan bindirmiş dense, yeridir. ne yapsam ne etsem diye düşünmüş, konuyla ilgili birilerini aramış, sonuçta yavrular yumurtalarından çıkana kadar arabayı park yerinde bırakma kararı almış.
öykü gerçek mi değil mi bilemem ama (öyle bir durum karşısında) adamın, yuva işlevini tamamlayana kadar aracını park yerinde bırakmaya karar vermesi ilginç geldi bana. herkes yapmaz ya da yapamayabilir böyle bir şeyi. bir fedakarlık ama işte hayata renk katıyor. daha da katkısı olabilir hatta: ertesi gün, "kap arabanı gel, falan fişmekan yere gidelim" gibi bir teklifi "benim arabayla yola çıkamayız çünkü arka cam sileceğine bir kuş yuva yapmış" gibi muhteşemliği doğru olmasından kaynaklanan bir bahane ile karşılamak pek az insanın yakalayabileceği bir şans!
öykü gerçek mi değil mi bilemem ama (öyle bir durum karşısında) adamın, yuva işlevini tamamlayana kadar aracını park yerinde bırakmaya karar vermesi ilginç geldi bana. herkes yapmaz ya da yapamayabilir böyle bir şeyi. bir fedakarlık ama işte hayata renk katıyor. daha da katkısı olabilir hatta: ertesi gün, "kap arabanı gel, falan fişmekan yere gidelim" gibi bir teklifi "benim arabayla yola çıkamayız çünkü arka cam sileceğine bir kuş yuva yapmış" gibi muhteşemliği doğru olmasından kaynaklanan bir bahane ile karşılamak pek az insanın yakalayabileceği bir şans!
kaynak: http://www.blameitonthevoices.com/2013/02/improvised-nest.html